YOLDAN GEÇENLER...







         Az önce birkaç kağıt toplayıcısı geçti bisiklet ve kocaman çuvalları ile. Sokağa bir kahkaha yayıldı. Gülüp geçiyorlardı eve ya da  ev dedikleri bir yere doğru. Yetişirken gülüp şakalaşarak. Birkaç dolmuş geçti sonra. Sokak sakinleşti. Bagaj açıldı yavaşça… Tatilden geliyor birileri. 

        Camda bir kedi, seslere uyandı, dönüp iyice süzdü etrafını sanki şehrin hareketlerini o beliryormuş da ondan habersiz bir hareket olmuş gibi. Balık etli bir kadın saçına dokundu sevgilisinin, bir telefon çaldı kaldı eli havada. Belli ki bir tartışmanın ardında çalan telefon bitirmişti bir sevgiyi.

         ilk haberi almak için,  göz takıldı klaveyeye meraklı ,  utandı söylenen sözlerden sonra, büktü kendini kutu gibi dik dik baktı gözlere… Arada çalan gitar araba ezgozu ile aynı ritmi çıkardı, birkaç kişi bunu yakalamanın tadıyla gülümsediler olacaklardan habersiz.

        İki adam birbirine doğru yürüdü sokak başlarından, tam da kovboy filmlerini andırır gibi. Göz göze geldiler…. Biri şişman, biri uzun, zayıf… Karşılıklı yürüdüler birbirlerine doğru. Müzik aksiyona geçiş yaptı… Bateri son derin soloları atttı. Tam silahlar çekilecek; çakmak yandı. Bir göz sokaktan çoktan geçmiş olan iki adamın gece saatinde kırmızı bir gömlek ile orada ne yaptığını sorguladı. Çekti içine dumanı ciğerler…. Her yer bayram her yer türkü yeri bir dakikalığına. 

      Yaşlı bir adam genç ve güzel kızına dönerek birkaç garip hareket yaptı, kadın önüne bakıp yürürken rakı kokusunu aldı. Kısık sesler duyuldu sonra, müziği bastıramayan. Bir kadın çocuktan bahsetti uzak ama yakın… Duman çekti ciğerler, beyaz bir yudum aldı. Kediye bastı bir kadın, diğer kedilerse sevişme sesini yaydılar sokağa… Ardından gözlerde bir gülümseme, ağızda bir esneme… İki genç, güzel bir kadınla yürüdüler kokusundan habersiz. Kadın önde diğerleri binbir soru ile kafaları karışık…  Park eden bir araba çekildi göz önünden, müzik kaldı kulaklarda… Oluk oluk bir ter ve sıcak…

Ara verildi yazıya. 

       Sokak sessiz ve sakin. Küçük mobil gürültüler… İki sandık, bir bebek arabasında yürüdü sokak ortasında, kimselerden habersiz. Cırlayan bir motor sesi böldü sessizliği… Bir haber düştü kanallara… İki pencere içinden bir göze göründü… Bir beyaz daha çekildi. İki yaşlı yolu ölçüp gözlerinde el ele tutuşmak istediler ama hatırladılar yaşlarını vazgeçtiler ellerinden, duygularından nedensizce… 

     Bir kadın anılarını anlatmaktan çekinmedi gece boyunca. Arabaya yaslandı iki delikanlı önemli sohbet edermişçesine önceden  gördükleri güzel kızlardan bahsettiler…. Akademik birkaç kavram döndü dillerde… Pelesenk olamamış bir boyutta. Bir adam poşetleri taşıdı sokak boyunca ne taşıdığını bilmeden, o yapmamıştı alışverişi parayı ödemişti sadece. İki kulak tanık oldu buna iç çekti sessizce. 

     Sokak sakinleşti iyice, sokak lambası ile bir çift gözün parıldaması kaldı sokakta… İki göz yavaşça kapandı, bilgisayar ışığı yavaşça kendini uykuya kaldı. Kapandı gece.



KEREM ÇİÇEK








Yorumlar